Surinam
Resmî Adı: Surinam Cumhuriyeti (SR)
Başkenti : Paramaribo
Yüzölçümü: 163.270 km2
Nüfusu : 575.000
Etnik Yapı: Azlığına rağmen nüfus çok çeşitli etnik ve dinî topluluklardan meydana gelmektedir. Başlıca etnik gruplar Hintliler %27, Kreoller %18, Cavalılar %15, Marunlar %15, Melezler %13, yerli Kızılderililer %4, Çinliler %2 ve beyazlar %1.
Dil: Felemenkçe
Din: Hindu %27,4, Protestan %25,2, Katolik %22,8, Müslüman %19,6 ve animistlerden %5 oluşur. Afrika kökenlilerin çoğunluğu Hıristiyan’dır. İslâm dini Endonezya ve Hindistan’dan gelen göçmenler arasında yaygındır. Surinam, Amerika kıtasının Müslüman nüfus oranı en yüksek ülkesidir ve bundan dolayı 1997’den beri İslâm Konferansı Teşkilâtına üyedir.
Coğrafî Durumu: Kuzeyden Atlas Okyanusu, güneyden Brezilya, batıdan Guyana ve doğudan Fransız Guyanası ile çevrilidir.
Yüzey şekillerinde dirençli billûrlu kayaçlar geniş yer kaplar. Ülke kuzeyden güneye doğru üç farklı coğrafî bölgeye ayrılır. Atlas Okyanusu kıyılarında içinde kumullar, bataklıklar ve haliçlerin bulunduğu düzlükler, onun güneyinde tedrîcen yükselen bir plato, orta ve güneyde ise tepelik alanlarla yükseltisi yer yer 1000 metreyi aşan dağlık kesim yer alır. İklim sıcak ve nemlidir. En fazla yağış nisan-ağustos ve kasım-şubat dönemlerinde düşer. Yıllık ortalama sıcaklık 27 °C’dir. Kıyılar mangrov ormanları, plato savanlar ve kısa boylu ağaçlar, orta ve güney bölgeleri ise tropikal ormanlarla kaplıdır..
Hintlilerle Cavalılar tarım ve diğer sektörlerde çalışır, Çinliler ticaretle uğraşırlar; beyazlar ise zengin sınıfı oluşturmaktadır.
Ülke gelirinin büyük kısmı, kuzeydoğudaki Paranam bölgesinde işlenerek alüminyuma dönüştürülen veya ham madde olarak ihraç edilen boksitten sağlanır.. Başlıca ihraç ürünleri alüminyum, ham petrol, kereste, karides, balık, pirinç ve muzdur. Surinam ve Guyana arasında deniz sınırı anlaşmazlığı vardır ve bölgede zengin petrol yataklarının bulunması sorunun çözümünü güçleştirmektedir.[1]
Yönetim Şekli: Surinam Cumhuriyeti, 1987 Anayasası’na göre temsili demokrasidir. Ülkenin yasama organı, 51 kişiden oluşan tek meclisli Surinam Millet Meclisi’dir. Meclis üyeleri her 5 senede bir popüler oy baz alınarak seçilmektedir.
Siyasî Partiler: 1949’da Müslüman Partisi, Hindu Partisi ve Hindistan-Cava Partisi’nin Birleşmiş Hindistan Partisi adı altında birleşmiştir.
Tarihi: Surinam’ın bilinen ilk sakinleri Kızılderililerdir. Surinam sahilleri 1499’da İspanyol denizcisi Alonso de Ojeda tarafından keşfedildi; ancak İspanyolların burayı ele geçirmesi yaklaşık bir asır sonra gerçekleşti (1593) ve hâkimiyetleri fazla uzun sürmedi. 1616’dan itibaren bölgede Hollanda, 1651’den sonra da İngiltere yerleşim merkezleri kurmaya başladı. Bu iki devlet arasında bölgeyi ele geçirmek ve sömürgeleştirmek için çıkan savaş sonunda İngiltere, Breda Antlaşması’yla (1667) New Amsterdam’a (New York) karşılık Surinam’daki haklarını Hollanda’ya bıraktı. 1680’lerde kurulan şeker kamışı ve kahve plantasyonlarında çalıştırılmak üzere Afrika’dan 19. yüzyıla kadar sayısı 250.000’i bulan köleler, 1863’te kölelik kaldırılınca aynı iş için bu defa Hindistan ve Cava’dan çalışmak zorunda bırakılmış yerli işçiler getirildi; bu işçiler zamanla çalıştıkları topraklara yerleştiler. 1922’de Surinam’ın statüsü değiştirilerek bir sömürge iken Hollanda Krallığı’na doğrudan bağlı bir deniz aşırı eyalet haline getirildi. 1954’te Hollanda Guyanası denilen bu eyalete iç işlerinde bağımsızlık, 25 Ekim 1975’te tam bağımsızlık tanındı ve parlamenter bir cumhuriyet kuruldu. Şubat 1980’de askerî bir darbeyle hükümet devrildi, anayasa askıya alındı. 1982 yılında askerî otoriteler önde gelen onbeş muhalefet liderini tutuklatıp öldürtünce Hollanda ve ABD, sivil bir hükümet kuruluncaya kadar yapmakta oldukları yardımı kestiklerini ilân ettiler. Kasım 1987’de yapılan seçimlerle askerî yönetime son verildi ve aynı günlerde hazırlanan yeni bir anayasa referandumla kabul edildi. 1990 yılı sonlarında ordu yeni bir darbeyle yönetime el koyduysa da dış baskılar yüzünden Mayıs 1991’de genel seçimlere gitmek zorunda kaldı. Koalisyon hükümeti kuruldu ve Birleşik Halk Meclisi, Ronald Venetiaan’ı başkanlığa seçti. Ardından yapılan seçimlerle de ülke hep koalisyon hükümetleri tarafından yönetildi. 1996 seçiminde muhalif liderlerden Jules Wijdenbosch başkanlığa seçildiyse de 2000 seçimlerinde Ronald Venetiaan tekrar başkanlık koltuğuna oturdu ve 2005 seçimlerinde de seçilmeyi başardı. Ağustos 2010’da yapılan seçimlerde eski askerî lider Dési Bouterse’in muhalefet ile kurduğu iktidar hükûmeti kurdu. 2015 yılında Başkan Bouterse tekrar seçildi, 2020 seçimlerinde Chan Santokhi ülke yönetimine geldi
Ülkede İslâmiyet: 1863 yılına kadar Müslüman köleler birçok defa ayaklandı. Bu ayaklanmaların en başarılı olanları Senegal doğumlu Arabî ve Zemzem isimli kölelerin önderliğinde gerçekleşenlerdir. Zemzem 1761’de Hollandalıları kendileriyle barış imzalamaya mecbur bıraktı. Bu başarısıyla ele geçirdiği bölge hâlâ O’nun soyundan gelen kişiler tarafından yönetilmektedir. Kötü hayat şartları zorunlu çalışmanın kaldırıldığı 1922 yılından sonra artarak devam etti. Bu Müslümanlar, 1927’den itibaren Hollanda tebaası ve 1954’ten beri özgür bir ülkenin vatandaşı olarak rahata kavuştular. Bugün söz konusu Müslümanların torunları her iş dalında temsil edilmekte ve tarım ekonomisinde toprak sahibi ve hayvan yetiştiricisi, ticaret, endüstri ve taşımacılık sektörlerinde işveren, ayrıca ülkenin idarî ve siyasî yönetiminde yetkili kişi sıfatıyla en iyi pozisyonlarda görülebilmektedir. Eski köle ve işçilerden oluşan Müslüman toplumunun bu derece hızla yükselmesini ülkede zorunlu iyi bir eğitim sisteminin bulunması sağladı. Evlilik hukukunda 1940 yılına kadar özellikle boşanma konusunda bir Müslüman için çok zor uygulamaların yer aldığı Hollanda medenî hukuku geçerliydi. Dinî nikâhı tanımayan bu hukuk sisteminden dolayı bazı yıllarda Müslüman çocuklarının %90’ından fazlası gayri meşru kabul edildi. Bu problemleri ortadan kaldırmak amacıyla 1940 yılından itibaren yeni kanunlar hazırlanırken doğu gelenekleri daha çok göz önünde tutularak bir yandan Hindular ve Müslümanlar için özel evlilik düzenlemeleri yapıldı. Nikâh akitleri yerel ya da bir doğu dilinde (Hintçe, Urduca, Malayca, Cavaca, Arapça) kaleme alınırken bir yandan da Müslümanların tabutsuz gömülmesine izin verildi.
Çoğunluğunu 1930’larda Pakistan’dan gelen göçmenlerin oluşturduğu Surinam’daki Hint asıllı Müslümanlar %30 Hanefî, Endonezyalı Müslümanlar %65 Şâfiî mezhebine mensuptur.
Müslüman toplumu içinde Güneydoğu Asya kaynaklı Ahmediyye (Kādiyânîlik) hareketinin faaliyetleri yüzünden derin bir ihtilâf ortaya çıktı. 1937’de Kādiyân’dan gelen Emîr Ali isminde bir davetçi, kısa sürede ülkenin en önemli İslâmî organizasyonu halini alan Surinam İslâm Birliği (Surinaamse Islamitische Vereniging) adındaki örgütü kurmayı ve dindar Surinamlıların üçte birini kendi tarafına çekmeyi başardı. O’na karşı Ehl-i sünnet kesimi 1978’de Surinam İslâm Cemiyeti adı altında örgütlendi. Bugün Müslümanların büyük çoğunluğu bu iki örgüt etrafında kutuplaşmış durumdadır. Ülkede 150 cami ve 50 İslâmî okul bulunmaktadır. Ramazan ayında bazen iki grup beraberce ibadet eder. Bu takdirde vaazlar genelde her iki grubun da anladığı Felemenkçe’de verilir. En büyük cami başşehir Paramaribo’nun merkezinde 1980’lerin ortalarında inşa edilen Jama Mescid’dir. 30’ar metrelik dört minareyle donatılmış olan cami bir 18. yüzyıl Aşkenazi sinagogunun bitişiğinde yer almakta, Müslüman ve Yahudi liderleri birbirlerinin mabedlerine gidip gelmektedir.
1970’ten itibaren Ramazan bayramı millî bayram olarak kutlanmakta ve Müslümanlar diğer gruplar gibi tam bir dinî özgürlükten faydalanmaktadır. Ülkenin en büyük resmî Müslüman kuruluşu olan Surinaamse Islamitische Vereniging’in yanı sıra yedi ayrı örgüt daha Surinam’daki Müslümanların işlerine nezaret eder. Dinî dernekler ve Kur’an okulları bugün devletten küçük yardımlar almaktadır. Gösterilen bütün çabalara rağmen dinî eğitimdeki çöküş sebebiyle İslâmî hayat gittikçe yerini batı tarzı hayata bırakmaktadır. Yakın zamanlarda Pakistan ve Endonezya’dan bazı hocalar Arapça’yı ve İslâm dininin temellerini öğretmek için ülkeye geldilerse de halen Müslüman halkın %3’ünden daha az bir kısmı Arapça konuşabilmekte veya okuyabilmektedir. Surinamlı Müslümanlar Hollandaca ve İngilizce’de İslâmî bir edebiyatın oluşmaması, iyi yetişmiş din âlimlerinin bulunmaması, nisbeten düşük sosyo-ekonomik seviye ve Hollanda başta olmak üzere diğer ülkelere yönelik beyin göçü gibi problemlerle karşı karşıyadır.[2]
Ekonomi: Flora ve fauna zenginliği son yıllarda tahribata uğramış ve ülke yüzölçümünün yaklaşık %12’si millî park ilân edilerek koruma altına alınmıştır. Courantyne ve Maroni’nin teşkil ettiği akarsuların debileriyle akış hızlarının yüksek olması ve üzerlerinde çok sayıda çağlayan bulunması sebebiyle ülkenin hidroelektrik potansiyeli yüksektir. Surinam ırmağı üzerine 1964’te boksit sanayiine enerji sağlamak amacıyla yapılan Blommestein Barajı’nın gölü önemli bir tatlı su rezervuarıdır
Para birimi: Surinam Doları (SRD)
Kişi Başına Düşen Millî Gelir: 4.199 USD
Ulaşım: Ulaşım kıyı bölgesinde gelişmiştir. Başşehir Paramaribo en önemli liman şehridir
Tarım: Yüzölçümünün %1’i tarıma elverişlidir. Ekilen sahaların tamamına yakını kıyı ovalarında ve akarsu kenarlarındadır. Başlıca tarım ürünleri pirinç, muz, şeker kamışı ve tropikal meyvelerdir. Sığır yetiştiriciliği, kümes hayvancılığı, balıkçılık ve özellikle karides avcılığı ekonomik bakımdan kıymet taşır. Orman ürünleri ve hidroelektrik enerji başlıca doğal kaynaklar arasındadır. En önemli yer altı zenginlikleri büyük rezervli boksitle son yıllarda denizin sığ ve geniş şelf sahasında (kıta sahanlığı) keşfedilen petroldür; altın, bakır, platin, demir, kaolin ve nikel diğer zenginliklerdir
Üye Olduğu Uluslararası Kuruluşlar: İİT[3] ve Karayip Ortak Pazarı’nın (CARİCOM) da bir üyesidir.
[1] İslâm Ansiklopedisi, TDV.
[2] İslâm Ansiklopedisi, TDV.
[3] www.oic-oci.org