Özbekistan
Resmî Adı: Özbekistan Cumhuriyeti (UZ)
Başkenti : Taşkent
Önemli Şehirleri: Buhara, Semerkant, Namangan, Fergana, Nukus, Hive, Hokand,
Andican, Urgenç.
Yüzölçümü: 448.900 km2 (165.000 km2’si Karakalpak Özerk Cumhuriyeti)
Nüfusu : 30.500.000 (2021)[1]. Nüfusun %41’i şehirlerde yaşamaktadır..
Etnik Yapı: Özbekistan nüfusunun %71’ini Özbekler oluşturmaktadır. İkinci sırada %10 orana sahip olan Ruslar gelir. Diğer etnik unsurların başta gelenleri, Tacikler %4,7, Kazaklar %4, Karakalpaklar %2, Tatarlar %1,7, Kırım Tatarları %1. Türklerin tamamına yakını Müslümandır.
Dil: Resmi dil Özbekçe’dir.
Din: Özbekistan halkının %90’ı Müslüman’dır. Müslümanların yaklaşık %93’ü Sünni ve Hanefi, kalanı Şiî’dir. %9 oranında Ortodoks Hıristiyan, %0.92 Budist, %0,54 Yahudi bulunmaktadır.
Coğrafî Durumu: Özbekistan doğudan Kırgızistan ve Tacikistan, güneyden Afganistan ve Türkmenistan, batıdan ve kuzeyden ise Kazakistan ile çevrilidir. Başta gelen akarsuları Amu Derya ve Sir Derya ırmaklarıdır. Topraklarının %80’i düzlüktür. ibarettir. Bu düzlüklerin önemli bir kısmını Amu Derya ırmağının güneydoğu kısmında kalan Kızılkum çölü oluşturmaktadır. Kalanını dağ kütleleri oluşturmaktadır. Bu kütlelerinin başında Altay dağlarının uzantıları, Tanrı dağları ve Hisar dağları gelir. Topraklarının %11,2’si tarım alanı, %48.2’si otlaktır. Özbekistan’da yazlar sıcak, kışlar soğuk geçer.
Yönetim Şekli: Özbekistan’da çok partili demokratik sisteme geçilmiştir. Ülke 8 Aralık 1992’de yürürlüğe giren anayasayla yönetilmektedir. Devletin en üst yöneticisi cumhurbaşkanı, hükümetin başkanı ise başbakandır. Cumhurbaşkanı genel seçimle belirlenmektedir. 500 üyeli bir parlamentosu vardır. Parlamento üyeleri de seçimle belirlenir.
Üye Olduğu Uluslararası Kuruluşlar: ADB, CICA, CIS, EAPC, EBRD, ECO, FAO, IAEA, IBRD, ICAO, ICC t, ICRM, IDA, IDB, IFAD, IFC, IFRCS, ILO, IMF, Interpol, IOC, ISO, ITSO, ITU, MIGA, NAM, OIC[2], OPCW, OSCE, PFP, SCO, UN, UNCTAD, UNESCO, UNIDO, UNWTO, UPU, WCO, WFTU, WHO, WIPO, WMO, WTO[3]
Siyasî Partiler: Erk Partisi: 1991’de Özbekistan Yüksek Sovyeti üyesi yazar Muhammed Salih’in liderliğinde kuruldu. Liberal ve milliyetçi bir anlayışa sahiptir. Halk içinde en geniş desteğe sahip olan partidir. Halkçı Birlik Partisi: Batıcı ve liberal bir anlayışa sahiptir. Demokratik Halk Partisi: Cumhurbaşkanı İslâm Kerimov’un partisi olan bu parti eski Komünist Parti’nin devamı sayılır. İslâmî Yenilik Partisi: İslâmî bir siyaseti benimseyen bu parti geniş bir kitle tabanına sahip değildir.
Tarihi: Batı Türkistan ve Doğu Türkistan diye ikiye ayrılır. Doğu Türkistan bugün hala Çin işgali altındadır ve Sinkiang olarak adlandırılmaktadır. Batı Türkistan ise Sovyetlerin dağılmasından sonra bağımsızlığını elde eden dört Türk cumhuriyeti (Kazakistan, Kırgızistan, Özbekistan, Türkmenistan) ile Tacikistan’ın bulunduğu bölgedir. Türkistan’a İslâm oldukça erken dönemlerde, bu bölgenin Gök Türklerin hâkimiyetinde olduğu 8. yüzyılın başlarında ulaşmıştır. Güney Türkistan’da Herat ile Merv arasında kalan Toharistan’ın bir bölümünde Gök Türklere bağlı olarak 645-709 yılları arasında hüküm süren Nizak Tarhan ömrünün sonuna doğru 704 yılında Müslüman olarak Abdullah adını aldı. Bunlar Müslüman olduktan sonra Emevî devletine bağlandı ve Emevîlerin Horasan valisinin emrine girdiler. Yine Karluk beylerinden biri 8. yüzyılın başlarında Müslüman olarak Emevîlere tabi olmuştur. Aynı dönemlerde daha başka Türk beylerinden de Müslüman olarak İslâm hilafetine bağlananlar oldu. Bölgede geniş bir alan üzerinde hüküm süren ve Müslüman Türkler tarafından yönetilen ilk devlet Karahanlılar devletidir. Karahanlılar Hanedanlığı 848’den itibaren bölgede hüküm sürmeye başladı ve bu hanedanlığın üçüncü hükümdarı olan ve 924-955 yılları arasında hüküm süren Satuk Buğra Han Müslüman olarak Abdülkerim Satuk Buğra adını aldı. Böylece Karahanlılar devleti Müslümanlar tarafından yönetilen bir devlet oldu. Karahanlılar devleti 1040’a kadar bağımsız bir devlet olarak varlığını sürdürdü. Bu tarihte Selçuklulara tabi oldu. 1042’de Batı Kağanlığı ve Doğu Kağanlığı adıyla iki ayrı yönetime bölündü. O tarihe kadar merkezi yönetimi temsil edenler Doğu Kağanları sıfatı almışlardır. Doğu Kağanlığı 1157’ye kadar Selçuklulara tabi olmuş, bu tarihten sonra Karahitayların (Moğollar’ın) hâkimiyetine girmiş 1210’da da Nayman Türk İmparatorluğu tarafından ortadan kaldırılmıştır. Batı Kağanlığı ise 1157’ye kadar Selçuklulara bağlı kalmış, bu tarihten sonra Karahitayların, 1207’de de Harezmşahlar’ın hâkimiyetine girdiler. Harezmşahlar 1212’de Batı Karahanlılar’ı tamamen kendi ülkelerine ilhak ettiler. 1207’de Batı Türkistan’ı hâkimiyetine alan Harezmşahlar 1219’da Moğol saldırıları karşısında dağıldılar. Onların dağılmasından sonra bölge, Moğol Türklerinden Çıngız Han’ın ve oğlu Çağatay’ın hâkimiyetine geçti. Çağatay devletinin dağılmasından sonra bölge ünlü hükümdar Timur’un hâkimiyetine geçti. Timur çevreye seferler düzenleyerek ülkesinin sınırlarını, Afganistan, İran, Hindistan, Anadolu, Irak ve Suriye’nin bir bölümünü içine alacak şekilde genişletti. Ancak O’nun devleti 1405’te ölümünden sonra parçalandı. Oğulları ve torunları ele geçirmiş olduğu toprakların değişik bölgelerinde hâkimiyet kurdular. Özbeklerin saldırılarına uğradı. 1428’de Buhara ve çevresinde Özbek Hanlığı kuruldu. Bu hanlık 1599’a kadar ayakta kalabildi ve bu tarihte Özbek hanı II. Abdullah’ın Safevîlere yenilmesi sonucu dağıldı. Toprakları da Hive, Buhara ve Hokand hanlıkları arasında paylaşıldı. 1876’da da tamamen Rus hâkimiyetine geçti. 1599’da Buhara’da Buhara Hanlığı ortaya çıktı. 18. yüzyılda biraz toparlanabildi. Zaman içinde yukarıda sözü edilen Şeybaniler’in hüküm sürdükleri topraklar da büyük ölçüde Buhara hanlarının eline geçti. 1227’de Orda (veya Kazak) Hanlığı adında bir hanlık kurulmuştur. Türk halkı Rus hâkimiyetini kabullenmek istemedi ve işgalcilere karşı değişik yerlerde isyanlar başlattı. Ancak isyanlar organizeli olmadığından ve bölge bölge hareket edildiğinden Rus işgalciler bu isyanları kolayca bastırabildiler. Bu arada Türkiye’de ortaya çıkan Genç Osmanlılar hareketinden etkilenen bazı kimseler Genç Buharalılar, Genç Harezmliler gibi birtakım gruplar oluşturdular. Bu hareketlere girenler komünist propagandalardan da etkilenmişlerdi. Bunlar daha sonra Sovyetler Birliği’nin Orta Asya topraklarına hâkim olmasında önemli rol oynamışlardır. 1917 Mart’ında Taşkent’te bir İslâm kongresi toplandı ve millî bir komite oluşturuldu. Bu komite daha sonra Hokand’da bir Türkistan İslâmî hükümeti kurdu. Ancak hükümeti kuranlar yeterli kadroya ve güce sahip değillerdi. 1917’e Ekim’inde gerçekleştirilen Bolşevik ihtilali sonrasında kurulan Sovyet yönetimi Şubat 1918’de Taşkent’i işgal etti ve yağmaladı. Bunun ardından Türkistan’da Sovyet işgali ve zulmü başladı. Sovyet yönetimi kurduğu Kızılordu’yu çarlık yönetiminin dağılmasını fırsat bilerek toparlanmaya çalışan Orta Asya Müslümanlarının üzerine sevk etti. 1919’da Hive Hanlığı, 1920’de Buhara Hanlığı ortadan kaldırıldı ve buralar Harezm ve Buhara Halk Cumhuriyetleri’ne dönüştürüldü.
İç Problemleri: Etnik çeşitlilik Kazakistan’da olduğu gibi Özbekistan’da da bir problem oluşturmaktadır. Bağımsızlık öncesinde ülkede yaşayan Ahıska Türkleriyle Meshet Türkleri arasında bazı çatışmalar da oldu.
Dış Problemleri: Özbekistan üzerinde de Rus baskısı devam etmektedir. Rusya bu cumhuriyetler üzerindeki ekonomik çıkarlarını kaybetmemek istemektedir. Çin de Özbekistan için bir tehdit unsurudur.
Ülkede İslâmiyet: Özbekistan zengin bir İslâmî kültür ve medeniyet mirasına sahiptir. Bugün Özbekistan sınırları içinde kalan Buhara, Semerkant ve Taşkent gibi şehirler tarih boyunca önemli ilim merkezleri olagelmiştir. Özbekistan, Sovyetler Birliği döneminde de Orta Asya Müslümanları açısından özel bir konuma sahipti. Orta Asya Müslümanlarının dinî idaresi Özbekistan’ın başkenti Taşkent’te bulunuyordu. Sovyet yönetiminin faaliyetine izin verdiği iki medresenin ikisi de Özbekistan’daydı. Bağımsızlık sonrasında İslâmî faaliyetler daha da canlanmış, yeni cami ve mescitler ibadete açılmıştır. Bunun yanı sıra İslâmî ilimleri öğreten yeni medreseler ve enstitüler de açıldı. Bunlardan biri de değişik İslâmî ilimlerin öğretildiği, 4 yıllık dinî yükseköğretim veren İmam Buharî Enstitüsü’dür. Ancak yönetim, İslâmî gelişmelerden ve uyanıştan endişe duyduğu için bazı İslâmî faaliyetleri engellemektedir. Bağımsızlık sonrasında tasavvufi tarikatlar de canlılık kazanmış, yoğun bir faaliyet yürütmeye başlamışlardır. Bu tarikatların başında Nakşibendî, Kubrevî, Yesevî, Kadirî ve Kalenderî tarikatları gelmektedir.[4]
Ekonomi: Özbekistan’ın ekonomisi tarım ve hayvancılığa dayanır. Bu sektörlerden elde edilen gelirin gayri safi yurtiçi hasıladaki payı %42’dir ve çalışan nüfusun %29’u bu alanlarda iş görmektedir. Başta gelen tarım ürünleri tahıl, pamuk, pirinç, mısır, tütün ve çeşitli sebze ve meyvelerdir. Pamuk üretiminde BDT üyesi cumhuriyetler arasında birinci, dünya ülkeleri arasında üçüncü sırayı alır. Özbekistan önemli yer altı zenginliklerine sahiptir. Bunların başında petrol, altın, uranyum, doğal gaz, kömür, bakır, çinko, kurşun ve molibden gelir. Altın üretimi ve rezervi bakımından dünyanın sayılı ülkeleri arasındadır. Yılda ortalama seksen ton altın üretmektedir.
Para birimi: Som
Kişi Başına Düşen Millî Gelir: 11.600 USD[5]
Dış Ticaret: İhraç ettiği ürünlerinin başında bazı gıda maddeleri ve tarım ürünleri, altın cevheri başta olmak üzere çeşitli maden cevherleri, elektrik ve doğal gaz gelir. İthal ettiği malların başında da ulaşım araçları, makineler, petrol ürünleri, kimyasal maddeler ve bazı gıda maddeleri gelir. Dış ticareti en çok BDT ülkeleri, Doğu Avrupa ülkeleri, Avrupa Birliği ülkeleri ve Japonya iledir.
Sanayi: Sanayi diğer Orta Asya cumhuriyetlerine nispetle daha çok gelişmiştir. Traktör, tarım makineleri, pamuk toplama makineleri, motor, petrol işleme makineleri üreten fabrikalar başta gelen sanayi kuruluşlarıdır. Bunların yanı sıra çimento, kimya, çelik, gıda vs. alanlarında da sanayi kuruluşları bulunmaktadır.
Enerji: Kişi başına yıllık elektrik tüketimi ortalama 2565 kw/saattir.
Ulaşım: Başkent Taşkent’deki uluslararası trafiğe açık olmak üzere, tarifeli sefer yapılan 4 havaalanı vardır. 6.800 km. demiryoluna, 74 km’si asfaltlanmış olmak üzere 89.210 km. karayoluna sahiptir. Ayrıca Amu Derya ırmağından su yolu taşımacılığında yararlanılmaktadır. Bu ülkede ortalama 28 kişiye bir motorlu ulaşım aracı düşmektedir.
Sağlık: Özbekistan’da 1400 hastane, toplam olarak 75 bin doktor ve diş doktoru, 243 bin ebe ve hemşire mevcuttur. Ortalama 292 kişiye bir doktor düşmektedir.
Eğitim: Eğitim ücretsizdir. Yaklaşık 9 bin ilkokul ve genel ortaöğretim kurumu, 250 mesleki ortaöğretim kurumu bulunmaktadır. 55 kadar da yüksek öğretim kurumu vardır ve bunlarda 350 bine yakın öğrenci öğrenim görmektedir. Okuma yazma bilenlerin oranı yaklaşık %90’dır. Eğitim dili Özbekçe’dir. Ancak Rusça da ilk yıllardan itibaren öğretilmektedir.
İdari Bölünüş: 13 ile ayrılır.
[1] www.ticaret.gov.tr (Kasım-2021 Erişim)
[2] www.oic-oci.org
[3] www.ticaret.gov.tr (Kasım-2021 Erişim)
[4] www.enfal.de (Kasım-2021 Erişimi)
[5] www.ticaret.gov.tr (Kasım-2021 Erişimi)