اِنَّمَا الْمُؤْمِنُونَ اِخْوَةٌ فَاَصْلِحُوا بَيْنَ اَخَوَيْكُمْ.

Foundation Islamic Union

İSLAM BİRLİĞİ VAKFI

وقف الاتحاد الإسلامي العالم

وَاعْتَصِمُوا بِحَبْلِ اللّٰهِ جَمٖيعاً وَلَا تَفَرَّقُواࣕ

BAĞIMSIZ İSLAM DEVLETLERİ

Gine Bissau

Resmî Adı: Gine Bissau Cumhuriyeti (GW)

Başkenti   : Bissau

Önemli Şehirleri: 9 bölge; Bafata, Biombo, Bissau, Bolama (Bolama/Bijagos), Cacheu,    

                               Gabu, Oio, Quinara, Tombali.
Yüzölçümü : 36,125 km²

Nüfusu         : 1,820.000 (2020)

Nüfus Artış Hızı: %2 (2006)

Ortalama İnsan Ömrü: 46 yıl

Etnik Yapı: Balanteler %32, Fûlânîler %22, Mandyakolar %14,5, Mandingolar %13 ve Pepeller %7’dir. Bunların yanında ticaret ve hizmet sektörle­rinde faal rol oynayan Portekizli, Suri­yeli ve Lübnanlılar da yaşamaktadır. Ülkede nüfusun bü­yük çoğunluğu kırsal alanlarda yaşadı­ğından şehirleşme oranı düşüktür.

Dil: Portekizce (resmî), Crioulo, Afrika dilleri.
Din: Müslümanlar %50, Yerel inançlar %45, Hıristiyan %5.

Coğrafî Durumu: Batı Afrika’da, Atlas Okyanusu`na bakan ülke, güney ve doğuda Gine, kuzeyde Senegal ile çevrilidir. Futa Calon dağlık pla­tolarından kaynaklarını alan Corubal, Geba ve Cacheu nehirlerinin suladığı ülke­nin en büyük kısmını yükseltisi 100 met­reyi aşmayan, hafifçe yarılmış plato düzlükleriyle alüvyonlu ovalar kaplar. Kıyı­ları son derece girintili çıkıntılı ve ba­taklık olan sahil bölgesinin açıklarında kırk kadar adadan oluşan, fakat ancak yirmisi meskûn bulunan Bijagos takımadaları yer alır. Akarsuların ağzında med ve cezir hareketlerinin te­mizlediği geniş haliçler bulunan karma­şık yapılı kıyı bölgesinin iç kesimindeki düzlüklerde akarsular menderesler çi­zerek akar.

Gine Bissau’da genel olarak sıcak ve yağışlı bir iklim hüküm sürer. Yağışlı geçen yaz aylarını kurak bir mevsim takip eder. Ortalama yıllık yağış miktarı kıyı bölgesinde 3000, ülkenin iç kesimlerinde 1500 mm ci­varındadır. Bataklıklarla kaplı, yer yer mangrov ve palmiye ormanları da bulunan kıyı bölgesinde şeker kamışı ve pirinç tarla­ları uzanır. İçerideki topraklar sık orman­larla, kuzeydoğu bölgesi ise savanlarla kaplıdır. Ormanlarda ve sularda bölge­ye özgü çeşitli hayvanlar yaşar.

Yönetim Şekli: Başkanlık Tipi Cumhuriyet

Siyasî Partiler: Partido Africano da İndependencia da Guine-Bissau Cabo Verde (PAIGC)

Tarihi: Bazı kabilelerin batılı sömürgecilere karşı direnişleri 1936 yılına kadar devam et­ti. İç kısımlarda yaşayan Müslüman Fülânîler, sömürge idaresi ve onun ekono­mik genişlemesiyle uyum sağlayan ilk grup oldu. Bu durum Müslümanların yönetimde görev almalarına imkân verdi ve çoğunun şehir merkezlerine göçme­sine yol açtı.

1930’a kadar Portekiz’in bir vilâyeti olarak kalan Portekiz Ginesi bu tarihte müstakil bir sömürge haline getirildi; 1951’de ise yeniden eskisi gibi vilâyet yapıldı. Portekizler burada şeker kamışı ve yer fıstığı üretimine öncelik tanıya­rak başka ürünlerin yetiştirilmesine izin vermediler.

    Portekiz’de 1932’de iktidara gelerek (yeni devlet) adıyla bir dik­tatörlük idaresi kuran ve ülkeyi 1968’e kadar devletçi zihniyetle yöneten Antonio de Oliveira Salazar, sömürgelere de her türlü ekonomik kaynağı Portekiz ekono­misine aktaracak şekilde bir baskı rejimi uyguladı. 2. Dünya savaşı’ndan sonra ge­rek bu rejimin etkisiyle, gerekse Afrika’­da başlayan bağımsızlık eğilimlerinin bu­rada da kendini göstermesiyle 1956’da Portekiz yönetimine karşı mücadele ver­mek üzere Amilcar Cabral’ın önderliğinde Partido Africano da İndependencia da Guine-Bissau Cabo Verde (PAIGC) adlı bir örgüt kuruldu. 1959 yılında Bissau Limanı’ndaki işçilerin başlattıkları grevin sömürge idaresi tarafından kanlı şekilde engellenmesi, pasif bağımsızlık hareke­tinin silâhlı eyleme dönüşmesine yol aç­tı ve bir süre sonra teşkilâtlanan Parti gerillaları askerî hedeflere karşı saldırıya geçtiler. 1962’de ise Gine’nin de yardımıyla resmen silâhlı mücadele cephesi açıldı. Portekiz buna son derece sert ve kanlı şekilde cevap verdiyse de her geçen gün parti­nin başarılarının artmasına engel ola­madı. Parti Portekizlilerden kurtardığı bölgelerde, yüz­yıllardır ihmal edilmiş olan halkın oku­ma ve yazma öğrenmesi için okullar aç­tı ve uzman yetiştirmek için yurt dışına öğrenci gönderdi. Sağlık sorunlarının çözümü için dispanserler kurdu. Ekono­mik alanda da önemli değişikliklere gitti ve sömürgecilerin ekimine izin vermedikleri ziraî bitkileri serbest bırakarak yetiştirilen ürünlere çeşitlilik getirdi.

    1971’e kadar ülkenin büyük bölümün­de hâkimiyet kuran Parti’nin lideri Amilcar Cabral bağımsız­lık ilân etmeye hazırlanırken Gine’nin başşehri Konakri’de bir suikast sonucu öldürüldü. Bu olay bağım­sızlığın ilânını biraz geciktirdiyse de önleyemedi ve Parti 24 Eylül 1973 günü Gine Bissau adıy­la yeni devletin kurulduğunu açıkladı. Nisan 1974’te Portekiz’de demokrasiye dönüşü sağlayan darbeden sonra ikti­dara gelen hükümet Parti ile görüşmelere başlama ka­rarı aldı ve arkasından ülkedeki Porte­kiz yönetimine son veren antlaşmayı im­zalayarak Gine Bissau’nun bağımsızlığı­nı tanıdı.

    Bağımsızlık sonrasında Amilcar Cabral’ın üvey kardeşi olan eski gerilla liderlerinden Luis de Almeida Cabral dev­let başkanlığına getirildi ve rejim Mark­sist-Leninist çizgiye oturtularak otori­ter tek parti idaresi kuruldu. Öncelikle sömürge döneminde ihmal edilen eko­nomi, eğitim ve sosyal meselelere el atıl­dı. Dış işlerinde bağlantısızlık politikası izlenmekle beraber Sovyetler Birliği ve Demokratik Almanya’dan askerî yardım alındı. Ekonomik yardımlar ise daha çok Birleşmiş Milletlerden ve bazı Avrupa ülkeleriyle Kuveyt ve Suudi Arabistan’­dan sağlandı. 1978’den itibaren de sö­mürge döneminden kalan kin ve nefre­te rağmen Portekiz’le ilişkilerin gelişti­rilmesine çalışıldı. 14 Kasım 1980’de gerçekleştirilen bir darbeyle Cabral devril­di ve Joao Bernardo Vieira yeni lider ol­du. 1984’te Millî Halk Meclisi tarafından yeni anayasa kabul edilerek on beş üye­li devlet konseyi kuruldu. 1980’li yıllar­da ülke ciddi ekonomik ve sosyal mese­lelerle karşı karşıya kaldı. Merkezî planlama ile yönlendirilen ekonominin 1987’den itibaren liberalleştirilmesi için bazı çalışmalar başlatıldı. Ekonomi üzerindeki devlet kontrolü gevşetilirken tek parti yönetimine son verildi. Haziran 1990’da yapılan seçimlerde iktidar partisi çoğun­luğu aldı ve Vieira yeniden devlet baş­kanı seçildi.

İç Problemleri: İşsizlik oldukça yüksek orandadır.

Dış Problemleri: Gine Bissau’nun Senegal ile bazı sınır ve karasuları konularında anlaşmazlıkları bulunmakta ve zaman za­man aralarında silâhlı çatışma çıkmak­tadır.

Ülkede İslâmiyet: Gine Bissau topraklarına İslâmiyet’in ulaşması XI. yüzyılın ilk yarısına rastla­makta ve buradaki gelişimi Senegal ve Gambia’nınkiyle aynı seyri takip etmektedir. Ülkeye İslâmiyet kuzeyden ve do­ğudan, genellikle Mande dilleri konu­şan tüccarlar vasıtasıyla gelmiştir. Se­negal ve Gambia nehirleri etrafında ti­carî kasabalar kuran Müslüman tüccar­lar buralardan Gabu’ya nüfuz ederek İslâmiyet’in gittikçe tanınıp yayılmasın­da önemli roy oynamışlardır. Portekizliler’in bölgeye hâkim olarak bu toprak­ları sömürge haline getirmeleri İslâm’ın yayılmasını engellerken misyonerlik faaliyetleriyle Hıristiyanlığın yerleştirilme­sine imkân sağlamıştır. Ancak buna rağmen halkın Hıristiyanlaşması çok sınırlı­dır. Kâdiriyye ve Ticâniyye tarikatlarının etkisi altında kalmış olan ve hem kültü­rel hem ekonomik bakımdan geri du­rumda bulunan Müslümanları bir çatı altında toplayacak bir teşkilât veya İslâmî bir araştırma kurumu mevcut de­ğildir.[1]

Ekonomi: Halkın büyük kısmı millî gelirin yarısını sağla­yan tarım sektöründe istihdam edilmek­tedir. Ülkede tarım arazisi toprakların ancak %8 kadarına eşit küçük bir kısmını kaplar. Yetiştiri­len ürünler arasında çeşitli yumrulu bit­kiler, hindistan cevizi, pirinç, yer fıstığı ve darı önemli yer tutar. Kıyı kesiminde başlıca faaliyet balıkçılıktır. Ülke toprak­larının % 38’ini kaplayan ormanlardan kesilen ağaçların önemli bir kısmı yakacak olarak, bir bölümü de sanayide kulla­nılır. Henüz değerlendirilemeyen yer altı kaynaklarının başında boksit ve fosfat yatakları gelir. İlkel durumda olan sa­nayi sektörü daha çok gıda maddesi iş­leme tesislerine dayanır. Dokuma ve otomobil montajı gibi kollarda faaliyet henüz yeni kurulma ve gelişme düze­yindedir.

     Dünyanın en fakir 20 ülkesinden biri olan Gine-Bissau ekonomisi, özellikle çiftçilik ve balıkçılığa dayanır. Ülke, küçük miktarlarda fıstık, palmiye tohumu ve kerestenin yanı sıra balık ve deniz mahsulü ihraç eder. Pirinç en önemli ekin ve başlıca gıda maddesidir.
Para Birimi: Afrika Frankı CFA

Kişi Başına Düşen Millî Gelir: 888 USD.(2021)[2]

Dış Ticaret: İhracat: Hacmi az olan dış ticarette ih­racatın büyük bölümünü tarım ürünleri, balık ve balık ürünleri sağlar. İhracat­tan daima daha fazla olan ithalâtta ise besin maddeleri, içecekler, her türlü ma­kine ve ekipmanlar en önemli yeri tu­tar.

İhracat ürünleri: Maun, karides, fıstık, palmiye tohumu.
İhracat ortakları: Hindistan %71.9, Nijerya %17.1, Ekvador %4

İthalat: 176 milyon $ (2004)
İthalat Ürünleri: Gıda ürünleri, makine ve taşıt araç gereçleri, petrol ürünleri.
İthalat Ortakları: İtalya %24.8, Senegal %18.2, Portekiz %15.4, Fildişi %4.2 (2005)
Sanayi: Tarım ürünleri, bira, alkolsüz içecekler.

Enerji: Elektrik üretimi: 58 Milyon kWh (2004)
Elektrik tüketimi: 54 Milyon kWh (2004)
Ulaşım: Karayolları 3,455 km; Limanları, Bissau, Buba, Cacheu, Farim.

Eğitim: Okur yazar oranı, %42.4’dir.
Üyesi Olduğu Uluslararası Örgüt ve Kuruluşlar: BM, İİT (İslâm İşbirliği Teşkilatı),[3] ACCT, ACP (Afrika - Karayip - Pasifik Ülkeleri), AfDB (Afrika Kalkınma Bankası).

 

[1]   İslâm Ansiklopedisi, TDV.

[2]   www.ticaret.gov.tr (Ekim-2021 Erişimi)

[3]    OIC-OCI.org